Kerkük’ün Altunköprü İlçesinde Yaşananlar ve İç Gelişmeler Üzerine Birliğimizin Açıklamasıdır
Türk dünyası Yörük Türkmen Birliği olarak Türkiye’mizdeki gelişmeler yanında soydaş ve akraba topluluklarımızın yaşadığı coğrafyaları titizlik içinde takip ediyoruz.
Küresel emperyalizmin Türk ellerinde yürüttüğü işgal ve saldırganlığı dikkatle izliyoruz. Filistin, Suriye, Lübnan ve Yemen’de devam eden saldırganlık, Siyonist İsrail ilişkili bazı vekil unsurlarla Irak’ta da sürdürülmektedir.
Özellikle tarihi kadim Türkmen yurtlarında sürdürülen politik süreçlerin; Kürt toplumu üzerinden belli maskelerle gizlenerek sürdürülen kontrollü işgalin farkındayız.
Nüfus manipülasyonları, tapu oyunları ve ucuz işbirlikleri ile Türkmeneli’nde sürdürülen kirli politikaları biliyoruz. Devlet bilinç ve ahlakımızın gereği olarak, devletimizin vaziyet alacağını bildiğimiz kadim coğrafyamızda, milletimiz mensuplarını rahatsız ve huzursuz eden gelişmelere karşı yüksek duyarlılığımızı sürdürüyoruz. Irak’ta Türkmenlerin yaşadığı bölgelerde sistematik olarak Türkmen toplumunu rahatsız ederek, bazı tolerans eşiklerinin test edildiğini görmekteyiz. Daha önce Erbil’de, Kerkük’te denenen ve demografik ve sosyolojik yapıyı örseleyen bu süreçlerin bürokrat atamaları yoluyla Kerkük’e bağlı Altunköprü nahiyesinde de denendiğinin farkında ve bilincindeyiz. Altunköprü tarihi ve milli aidiyetleri yanında şehitleri ile de milli varlığımızın namus çizgisi bir Türkmen yurdudur.
Kerkük’e bağlı Altunköprü nahiyesinde uzun yıllardır görev yapan Kürt kökenli belediye başkanı, Kerkük’teki gayrimeşru KYB’li valinin imzasıyla görevden alınarak Altunköprü’lü olmayan KYB’li başka bir şahsa verilmiştir. Bu değişiklik yapılırken Türkmenlerin görüşü alınmadan bir oldu bittiye getirilmek istenmiştir. Karar alındığı an itibari ile Türkmen halkı ve ITC yönetimi Altunköprü’de toplanarak yolu kapatmış ve gösterilere başlamıştır. Kerkük valisine baskı yapılmaya başlanmış ve konu Irak Başbakanına da iletilmiştir.
Türkmen yurduna atanacak her yönetici bizzat o yurdun sahiplerinden olmalıdır. Kürt toplumunun Türkmeneli’ndeki ölçüsüz yayılımı Türkiye’nin iyi niyetli bölgesel Kürt politikasına yönelik de bir uyumsuzluk olarak algılanacaktır. Türkmen toplumunun duyduğu rahatsızlık karşısında tavrını ortaya koyması, eylem hakkını kullanmasını destekliyoruz.
Ayrıca Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkanı Muhammed Seman Ağa’nın, protestolar hakkında yaptığı açıklamayı destekliyoruz. Sayın Seman Ağa: “Türkmenlerin amaçlarının barışçıl olduğunu ve ITC’nin bu talepleri tam anlamıyla desteklediğini aktarmıştır. Ağa, “Türkmenlerin kimliklerinin ve bölgelerinde yönetim rollerinin görmezden gelinmesi de dahil olmak üzere her tür girişimi reddediyoruz ve Türklerin yaşadığı dışlayıcı politikaların önlenmesi amacıyla acil müdahale gereksiniminin altını çiziyoruz.” şeklinde konuşmuştur ki bu kanaatleri Türk Dünyası Yörük Türkmen Birliği olarak sahipleniyoruz.
Türkmen halkının kimliğini, haklarını ve geleceğini koruma iradesi hiçbir zaman kırılamayacaktır. Altunköprü’deki direniş, sadece yerel bir mesele değil, tüm Türkmen coğrafyasının ortak vicdanının sesidir.
Türkmeneli milletimizin yurdudur. Türkmeneli’ndeki süreçleri Türk Dünyası Yörük Türkmen Birliği olarak dikkat ve titizlik içinde yakından takip etmeye devam edeceğiz. Güney sınırlarımız başta olmak üzere tüm Dünya’ya yayılmış soydaşlarımızı; tarihin, dinimizin ve kardeşliğin emrettiği sorumluluk duygusu içinde sahiplenmeyi kararlılıkla sürdüreceğiz.
MİLLETİMİZ TOPYEKÜN SALDIRI ALTINDADIR
Türk yurtlarını adım adım işgal hareketinde olan küresel emperyalizmin maşası Siyonist saldırıların tüm cephelerden devam ettiğini görüyoruz. Bir yandan kışkırttığı uluslararası terör örgütü mensubu Kürtler üzerinden terörsüz Türkiye kararlılığını, diğer yandan aynı anda Türkiye’nin her yerinde organize olarak çıkarılan orman yangınları ile milletimizin moralini bozmaya çalışanlar, öte yandan Milletimizin en hassas konularından biri olan Peygamber sevgisi üzerinden saldırılar ile birlik ve beraberliğimize gölge düşürmek çabasındalar. Bazı piyonlara çizdirilen ve Müslüman Türkün haysiyet ve onurunu zedeleyen karikatürler üzerinden milletimizin tepkilerini ölçerken, birilerine de Madımak faciasına atıfla ‘bizi yakacaklar’ çığırtkanlığı yaptırmakta ve milletimizi kamplaştırmaya çalışmaktalar.
Ancak oyunlarını görüyoruz. Ve bu sinsice oyunların kendi ayaklarına dolanacağı inancındayız. Müslüman Türk’ün imanı ve Peygamber sevgisi, dağlarına, ormanına ve yurdun her karışına sahip çıkma arzu ve gayreti, Türk yurtlarında dönen dolapları görme feraseti, devletimizin tüm birimlerinin de aynı hassasiyetle alacağı tedbirlerle birlikte düşmanın tüm oyunlarını yenme gücüne işarettir.
Kamu oyuna saygı ile duyurulur.
